Kız Kulesi Müzesi | Nerede, Gidiş-Dönüş Sefer Fiyatları 2024
Kız kulesi ve yeni restore edilmiş haline “Ah o İstanbul İstanbul olalı hiç görmedi böyle bir güzellik” diyerek başlıyorum sözlerime ve hemen de ekliyorum eleştirimi; Fiyatlarınız biraz yüksek!
Tamam biliyoruz dizilerde, posterlerde, haberlerde hatta dünya çapında ün salmış filmlerde hep Kız Kulesi gösteriliyor ama biraz da halkı düşünmek gerekir!
Güzelliğini anlatmama gerek bile yok. Anlatılmaz yaşanır diyerek Kız kulesi ve yeni restore edilmiş hali hakkında ki bilgilere hızlıca geçiş yapıyorum.
Ek bilgi: İstanbul’un keşfedilmemiş yerlerini keşfetmek, tarihi sokaklarında gezmek ve ada plajlarında yüzmeknistiyorsanız İstanbul’da gezilecek yerler için oluşturduğumuz listemize mutlaka bir göz atın, pişman olmayacaksınız. :)
Kız Kulesi’nin İç Görünümü Hakkında Bilgi
Bugün görülen kulenin temelleri ve alt katın önemli kısımları Fatih devri yapısıdır. Kulenin etrafındaki sahanlık geniş kaplanmıştır. Üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren Sultan II. Mahmut’un, Hattat Rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. Kulenin Eminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.
Kız Kulesi ile ilgili anlatılan ilk hikaye
Ovidius’un kaydettiği bir aşk hikayesidir. Hero ile Leandros adlı iki gencin hüzünlü aşkını anlatan bu hikaye Hero`nun kuleden ayrılmasıyla başlar. Hero Afrodit`in rahibelerindendir ve aşka yasaklıdır.
Yıllar sonra Afrodit`in tapınağında yapılan bir törene katılmak için kuleden ayrılır ve orada Leandros ile karşılaşır. Birbirine aşık olan iki genç Leandros`un gece kuleye gelmesi ile aşklarını kutsarlar.
Kızkulesi her gece iki gencin gizli aşkına ve yasak sevişmelerine tanıklık eder. Leandros`un yüzerek kuleye geldiği fırtınalı bir günde Hero`nun yaktığı sevda ateşinin feneri söner. Karanlıkta yolunu kaybeden Leandros boğazın sularına gömülür. Sevgilisinin öldüğünü gören Hero da kendini Kızkulesi`nden boğazın sularına bırakır.
Kavuşamayan aşıklara atfen anlatılan bu hikayeden başka bir de; Kleopatra’nın sonuna benzer bir sonun anlatıldığı yılan hikayesi vardır. Kehanete göre kralın birine çok sevdiği kızı on sekiz yaşına geldiğinde bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir. Bunun üzerine kral denizin ortasındaki bu kuleyi onararak kızını buraya yerleştirir.
Kaderin kaçınılmazlığını kanıtlarcasına kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan bir yılan prensesin tenine süzülerek zehrini boşaltır. Kral kızına demirden bir tabut yaptırarak Ayasofya`nın giriş kapısının üstüne yerleştirir. Bugün bu tabutun üstünde iki delik vardır.
Yılanın ölümünden sonra da onu rahat bırakmadığına dair hikayeler anlatılır.
En son anlatılan hikaye ise Osmanlı Dönemi ile ilgilidir. Battal Gazi`nin askerleri ile Kızkulesi`ne baskın yaparak kuleye saklanan hazinelerin ve Üsküdar Tekfuru`nun kızını kaçırdığı ile ilgili hikayedir.
Battal Gazi tekfurun kızı ve hazinelerini aldıktan sonra Üsküdar`dan atına atlayıp oradan uzaklaşmıştır. Çokça bilinen “Atı alan Üsküdar`ı geçti” lafı bu hikayeden gelir.
Bu hikayeden günümüze gelen bir diğer şey de küçük kulemizin ismi ile ilgilidir. Diğer efsanelerdeki prenseslere de atfen Türkler buraya Kız-Kulesi ismini vermişlerdir. Antikçağ`da Arkla (küçük kale) ve Damialis (dana yavrusu) adları ile anılan kule bir ara da Tour Leandros ismi ile ün yapmıştır. Şimdi ise “Kızkulesi” ismi ile bütünleşmiş ve bu ismi ile anılmaktadır.
Dip not: Kız kulesi hikayelerini tüm detayları ile okumak isterseniz sizi şöyle alalım.
Asıl Yapılış Amacı
Bu kule, Bizans döneminde gözlem eviydi ve gelen geçen ticaret gemilerinin kontrolü burada gerçekleştirilirdi. İstanbul’dan, Sarayburnu önlerinden bu adaya da bir zincir çekiliydi, tıpkı Haliç’e gerildiği gibi!
Türkler İstanbul’u aldıktan sonra, eski kule yıktırılıp yerine yenisi, ahşap olarak yapılmış. 1719da bu kule yanınca, bina yeni baştan ve taştan inşa edilmiş. 18.yüzyıl sadrazamlarından Hekimoğlu Ali Paşa, 1755 yılında Sultan III. Osman tarafından bu kuleye hapsedilmiş. I. Mahmut’un saray kızlar ağası Beşir’in de boynu, Kızkulesi’nin dalgaları dövdüğü kayalıklarında vurulmuş.
1839 Tanzimat Fermanının ilanından sonraki yıllarda bir süre karantina işlevi gören Kızkulesi, yakın zamanlara kadar deniz feneri görevi yaparken, günümüzde özellikle turistlere hizmet veren bir İstanbul güzelliği olarak hizmetini sürdürmektedir.
Ziyaret Saatleri ve Giriş Ücretleri 2024
Ziyaret saatleri: Kız Kulesi Müzesi her gün 09:00-20:00 saatleri arasında açıktır.
Giriş ücreti: Biletler Kız Kulesi Müzesi’ne giriş ücreti 400 TL’dir. Ayrıca ulaşım için 50 TL ücret alınmaktadır.
Müze kart geçerli mi?: Eğer müze kartınız varsa kız kulesi içinde geçerlidir ama ulaşım ücretini ödemeniz gerekli.
Kız Kulesi, Nerede, Nasıl Gidilir?
Üsküdar-Salacak’tan (Asya Yakası) her 15 dakikada bir adaya hareket eden servis tekneleri ile ulaşabilirsiniz.
Alternatif olarak, Kule ziyaretçileri hafta sonları 13:00 – 18:00 saatleri arasında her saat başı Kabataş’tan Avrupa kıyılarından kalkan teknelere binebilirsiniz.