Denizli Gezilecek Yerler – Gezilmesi Gereken 12 Yer
Ülkemizin horozuyla ünlü olan şehri Denizli’de görmeniz gereken çok güzel yerler olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Özellikle doğal güzelliklerin dikkat çektiği Denizli’deki gezilecek yerleri sizler için tek bir başlık altında topladık. Eğer sizin de yolunuz Denizli’ye düşerse aşağıda bahsettiğimiz yerleri mutlaka görmenizi tavsiye ediyoruz.
Dip Not: Tanıttığımız yerler hakkında daha detaylı bilgi arıyorsanız konu başlıkları tıklamanız yeterli.
Denizli’de Gezilecek Yerler
1- Çal Kısık Kanyonu
Ülkemizdeki en önemli doğal güzelliklerden biri olan Çal Kısık Kanyonu, her ne kadar fazla popüler olamasa da her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği yerlerden birisidir. Çal Kısık Kanyonu’nda toplam uzunluğu 650 metre olan asma köprü, buraya deyim yerindeyse nostaljik bir hava katmış. Mükemmel manzara ve bol temiz hava eşliğinde yürüyüş yapabilirsiniz. Hatta rafting sporuna meraklıysanız bu imkandan da faydalanabilirsiniz. Ayrıca kanyon içinde amatör balıkçıların olta sallayabileceği özel alanlar da bulunmaktadır. Kısacası Denizli’ye geldiğinizde Çal Kısık Kanyonu’na uğramadan gezinizi sona erdirmeyin.
2- Karahayıt Kaplıcaları
Kaplıca turizminin önemli merkezlerinden biri olan Karahayıt Kaplıcaları’na her yıl şifa bulmak isteyen binlerce yerli ve yabancı turist ziyaret eder. Denizli’deki en iyi kaplıca merkezlerinin bulunduğu bu yer, Pamukkale’ye 5 km uzaklıkta yer almaktadır. Karbondioksit oranının oldukça az olduğu kaplıcadaki şifalı su ise yeterince sıcaktır. Kaplıcalardaki suyun kalsiyum miktarı da oldukça fazla. Burayı ziyaret edenlerin büyük bir çoğunluğu dolaşım sistemi rahatsızlığı ile gelenlerden oluşuyor. Ve birçok kişiye göre de şifalı sular pek çok rahatsızlığa iyi geliyor. Eğer sizlerin de böyle bir rahatsızlığı varsa mutlaka Karahayıt Kaplıcaları’na uğramanızı tavsiye ediyoruz.
3- Ağlayan Kaya Şelalesi
Bir diğer adı Yeşildere Şelalesi olan bu yer, Denizli’de en çok ziyaret edilen noktalarından birisidir. Yemyeşil bir alana sahip olan Ağlayan Kaya Şelalesi’nde gittiğinizde alabalık yemeden asla dönmeyi düşünmeyin. Yeşildere Şelalesi’nin oluşturmuş olduğu ağlayan bir kayaya benzer görüntüsünden dolayı buraya Ağlayan Kaya adı verilmiştir. Özellikle şehrin gürültüsünden ve kirliliğinden uzaklaşmak isteyenlerin mutlaka görmek isteyeceği bir yer olan Ağlayan Kaya Şelalesi’nde doğayla uyumlu şekilde yapılan konaklama alanları da bulunmaktadır. Eğer balık yemeyi sevmeyenlerdenseniz, kiremitte köfte ya da tavuk yemeklerinden dilediğinizi seçebilirsiniz.
4- Keloğlan Mağarası
Ülkemizde turizme kazandırılan önemli mağaralardan biri olan Keloğlan Mağarası, Denizli’nin Dodurga kasabasında bulunmaktadır. Yaklaşık 150 metrelik uzunluğa sahip olan mağara, fosil mağara türündendir. Bundan dolayı mağara içinde pek çok sarkıt ve dikit bulunmaktadır. Güvenlik önlemlerinin yeterince olduğu mağarada, kayıp düşmelerden oluşabilecek sakatlanmalara karşı sağlık hizmetleri de verilmektedir. Saat 09.00 – 17.00 arasında ziyaret edebileceğiniz mağaraya giriş için ödemeniz gereken ücret ise 30 TL. Denizli’ye kadar gelmişken Keloğlan Mağarası’nı görmeden dönmek olmaz diye düşünüyoruz.
4- Hierapolis Arkeoloji Müzesi
Milattan önce 190 yılında kurulmuş. Kent hakkında birçok efsane ve ilginç anekdotlar anlatılıyor. Helenistik ruha sahip bir kentti anlayacağınız. Ancak kent büyük bir deprem sonucunda bertaraf olmuş. Sonrasında ise Romalılar tarafından inşa edilmiş. Tabi kendisine has orijinal mimarisi de böylece kaybolmuş. Helenistik tarzını kaybetmiş. Hierapolis Arkeoloji Müzesi bu kente ışık tutuyor.
5- Hierapolis Antik Kenti
Kuruluşu M.Ö 194 yılına dayanan Hierapolis, ülkemizdeki önemli antik kentlerden birisidir. Hierapolis ile ilgili çeşitli söylentiler günümüze kadar gelmiştir. İlk dönemlerinde Helenistik bir yapıya sahip olan kent, meydana gelen depremden sonra Romalılar’ın kendine has mimarisi ile yeniden inşa edilmiş ve Helenistik özelliğinden uzaklaşmıştır. Kentte bulunan hamam bölümü, 1984 yılından beri Hierapolis Arkeoloji Müzesi olarak hizmet vermektedir. Müzede yalnızca Hierapolis’ten çıkarılan eserler değil, diğer antik kentlerden çıkarılan eserler de sergilenmektedir. Denizli’ye kadar gelmişken Hierapolis Antik Kenti’ni de mutlaka görmenizi tavsiye ediyoruz.
6- Hierapolis Anfi Tiyatro
Yapımı 150 yıl süren, Hierapolis Anfi Tiyatro, Hem kültürel hem doğal miras olarak UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve dünyada eşi benzeri olmayan 2500 yıllık Pamukkale Hierapolis Antik Kenti’ nde bulunuyor. Gerçekleştirilen restorasyon çalışmaları neticesinde, Antalya Perge Tiyatrosunun dışında hiçbir antik tiyatroda olmayan mitolojik kabartmaları, görkemli sahne binası, oturma basamakları ile Hierapolis Anfi Tiyatrosu, şu anda Akdeniz havzası içinde Roma Dönemi Anadolu Tiyatroları arasında en önemli ve özgün bir yere sahiptir.
7- Honaz Göz Milli Parkı
Denizli ile ilgili üstteki yazılarımızda hem tarihi hem doğal özelliklere sahip yerlerden bahsettik. Honaz Göz Milli Parkı da görülmesi gereken yerlerden birisi. 1995 yılından beri ziyaretçilerini ağırlayan parkta piknik yapabileceğiniz alanlar da bulunuyor. Geniş bir alan üzerine kurulmasından dolayı çevrede gezinirken çeşitli hayvan türleriyle de karşılaşabileceğiniz Honaz Göz Milli Parkı, şehrin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için bire bir olduğunu söyleyebiliriz. Honaz ilçesine 3 km uzaklıkta olan parkı görmenizi tavsiye ediyoruz.
8- Pamukkale Travertenleri
Ünü tüm dünyaya yayılmış olan ve her yıl binlerce yerli ve yabancı ziyaretçilerini ağırlayan Pamukkale Travertenleri, aynı zamanda UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde de yer almaktadır. İçinde onlarca irili ufaklı havuzlar bulunan travertenlerin üzerinde çıplak ayakla yürüyebilir, şifalı suların içine de girebilirsiniz. Travertenlerin nasıl oluştuğu konusunda net bir bilgi bulunmasa da buraya gelen ziyaretçiler, muhteşem güzelliği gördükten sonra nasıl oluştuğunu ikinci plana atıyor. Sadece Denizli için değil, ülkemizde de görülmesi gereken en önemli yerlerden biri olan Pamukkale travertenleri, olmazsa olmazların başında geliyor. Denizli gezilecek yerler denince ilk akla gelen yer burası.
9- Laodikeia Antik Kenti
Denizli’de bulunan bir diğer önemli antik kent olan Laodikeia, görülmesi gereken yerlerden biri. Kuruluşu milattan öncelere dayanan kentte 20 bin kişilik tiyatro alanı, Romalılar zamanından kalma çeşme ve daha pek çok önemli eser bulunmaktadır. Denizli’ye 6 km uzaklıkta olan Laodikeia Antik Kenti’ni görmenizi tavsiye ediyoruz. Mutlaka gezilmesi gereken yerler arasında yer alıyor.
10- Kaklık Mağarası
Kaklık Mağarası, büyük bir yer altı deresinin oluşturduğu yer altı boşluğunun tavanının çökmesi sonucu ortaya çıkmıştır. Toprağın 5 metre altındaki mağaranın ayrıntılı plan ve kesitleri, ilk defa 2000 yılında Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü Jeoloji Etütleri Dairesi Karst ve Mağara Araştırmaları Birimi elemanlarınca çıkarıldıktan sonra koruma ve kullanım projesi hazırlanmıştır. Mayıs 2002 tarihinden itibaren ise turizmin hizmetine sunulmuştur.
11- Pamukkale Antik Havuzu ( Kleopatra Havuzu)
Pamukkale traventerleri ile meşhur olsa da şifalı suları ile de oldukça ün salmıştır. Pamukkale Antik Havuz da şifalı suyu ile dünyanın sayılı havuzlarından biri olarak görülüyor. Yapılan araştırmalar sonucu havuz suyunun pek çok hastalığa şifa olduğu tespit edilmiştir. Bu hastalıkların başında, kalp hastalığı, damar sertliği, tansiyon, romatizma, deri, göz, raşitizm, felç, sinir ve damar hastalıklarına gelmektedir. Ayrıca havuz suyunun içildiğinde de mide spazmını önlediği görülmüştür. Bir efsaneye göre Mısır Kraliçesi Kleopatra’nın buraya geldiği iddaa ediliyor. Bu yüzdendir ki buraya Kleopatra Havuzu diyenlerde var.
12- Pamukkale Natural Park
Pamukkale Travertenlerin hemen girişinde bulunan Park, içerisinde yapay bir göl, 2 adet yüzme havuzu, 1 adet çocuk havuzu ve çamur havuzu ile özel bir alan. Pamukkale’nin eşsiz beyaz güzelliğinin altında bulunan havuzlar özel bir işletme tarafından işletiliyor. Havuzlarda kullanılan sular tamamen Pamukkale’nin şifalı suları. Özel arıtma sistemleri ile arıtılan sular havuzlara aktarılıyor. Pamukkale Natural Park Yüzme Havuzlarında ayrıca şifalı çamurlardan da faydalanmak mümkün. Özel yapılan çamur banyosuna yerli ve yabancı turistlerin oldukça fazla ilgi gösteriyor.
